"İnegöl Belediyesi İnegölspor’un Her Zaman Yanında Olmuştur”

İnegölspor Başkanı Münir Kaner ve yönetim kurulu üyelerini makamında ağırlayan Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Timur Erezsarı’nın görevi bırakmasının ardından yaşanan süreçte ortaya atılan tüm iddialara açıklık getirdi. Aktaş, konuşmasında “İnegöl Belediyesi İnegölspor’un her zaman yanında olmuştur. İnşallah İnegöl şehrinin tüm dinamikleri bu sürece sahip çıkarlar ve İnegölspor arzu ettiği yere gider” dedi.

İnegölspor Başkanı Münir Kaner, yönetim kurulu üyeleriyle birlikte protokol ziyaretleri kapsamında Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ı ziyaret etti. Başkanlık makamında gerçekleşen ziyarette Belediye Başkanı Alinur Aktaş, kongre süreci ve yeni yönetimin görevi devralmasının ardından sosyal medyada ve basında ortaya atılan tüm iddialara burada yaptığı konuşmasında açıklık getirdi. Aktaş, İnegölspor’un şehrin bir değeri olduğuna da vurgu yaparak “İnegöl Belediyesi İnegölspor’un her zaman yanında olmuştur” ifadelerini kullandı.

BELEDİYE BAŞKANIMIZI YIPRATTILAR
Ziyaret sırasında Başkan Aktaş’a çiçek takdiminde bulunan İnegölspor Başkanı Münir Kaner, bir açıklama da yaptı. Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın İnegölspor konusunda çok yıpratıldığını dile getiren Kaner, “Öncelikle ben ve yönetici arkadaşlarıma göstermiş olduğu teveccühten dolayı Belediye Başkanımıza teşekkür ediyorum. Bizler kongrede kimsenin kafasına bir şey dayayıp aday olmadık. İnegölspor’un durumu malum, belliydi. Bu çerçevede biz aday olduk. Daha önce Cebrail Beyler aday oldu. 5 gün sonra bıraktılar ve İnegölspor’un bu hale düşmesinde ben ve arkadaşlarım neden bu hale geldiğine bir türlü anlam veremedik. Onun akabinde Coşkun kardeşim aday oldu. Birlikte seçime girdik. Ben bunu tüm samimiyetimle söylüyorum; benim İnegölspor sevdam çok. Ama bugüne kadar hiçbir basında veya bir yerde muhalefet veya kötü bir konuşma yapmadım. Her zamanda savunmuşumdur. Ama ne yazık ki, Belediye Başkanımızı bu konuda çok yıprattılar. Kim istemez İnegölspor’un bir yerlerde olmasını. Maalesef İnegöl’de bir algı oluşturuldu. İnegölspor üzerinden Sayın Belediye Başkanımızı savunma durumunda değilim ama sürekli eleştiri, sürekli eleştiri. Kim İnegölspor’a gelmişte elini cebinden çıkarıp 50 bin lira para harcamış. 34-35 milyon lira para harcanmış. Bu paralar hep halkın üzerinden, Sayın Belediye Başkanımızın destekleri üzerinden olmuş. Ama maalesef bu sıkıntı şuanda var. Şuna emin olun, ben bu işten çok muzdaribim. Keşke tekrar çıkıp aday olmasaydım. Yazık, halini gördüm ve çok üzüldüm. Sayın Başkanımıza da gidip bu konuyla ilgili istişarede yapamadım. İnşallah hayırlısı olur” dedi.

BİRİLERİNE MESAJ OLARAK SÖYLEDİM
Kongrede yaptığı konuşmaya da değinen Münir Kaner, “Biz kongrede bir söz sarf ettik. Sayın Başkanımızın da bununla ilgili kırgınlığı olabilir. Bunu birilerine mesaj olarak söyledim. Başkanım bununla ilgili bir cevap verebilir. İnegöl kimsenin şahsi malı değil. Burada biz en iyisini yapmaya geldik. Kongrede de söyledim, kolej takımı gibi takım kuracağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Ama bunu Belediye Başkanımız, mülki amirimiz, Bursa Büyükşehir Belediye başkanımızla birlikte hep beraber el ele vereceğiz. Eski günlerine kavuşturma çabasında olacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Biz orada bir patron değil, bir işçiyiz. İnegölspor’u bir yere getirmenin çalışmasını yapacağız. Bu bağlamda hocamız Murat Yoldaş, sportif direktörü Cengiz Alp, yardımcısı Hüseyin Yoğurtçu, kaleci antrenörümüz Vahap hocamızla anlaştık. Transferlerimiz devam ediyor. Bu anlamda da yanlış bir iş yapmak istemiyoruz. Sıkı eleyip, sıkı dokuyoruz. Hata yapmayalım diyoruz. Çünkü bu bir mali külfet. Bununla ilgili de rakamları ne kadar aza çekersek, İnegölspor’u da sıkıntıya düşürmemek için canla başla yönetim kurulu arkadaşlarımızla çalışıyoruz” diye konuştu.

“GÖNLÜM RAHAT, KENDİMDEN EMİNİM”
Belediye Başkanı Alinur Aktaş ise konuşmasında kongre süreci ve yeni yönetimin göreve başlamasının ardından ortaya atılan tüm iddialara yanıt verdi. Kendinden çok emin olduğuna vurgu yapan Aktaş, “Yeni seçilen çok değerli İnegölspor Başkanı ve yönetim kuruluna hoş geldiniz diyorum. Bu şehrin Belediye Başkanı olarak 13 yıldır aldığımız sorumlulukla bir dizi etkinliklerin bizatihi başında, içinde veyahut bir şekilde destekçisi olmaya çalıştık. O kadar rahatım ki bizden bu manada samimiyet ve iyi niyetle şahsımdan veya kurumumdan destek talep edene maddi veya manevi biz bir şekilde katkı vermeye, destek olmaya çalıştık. İktidar yıpratır. Belki de 13 yıldır Belediye Başkanı olmuş olmamın verdiği psikolojiyle birileri bu manada kendilerine bir bakış açısı koymuş olabilir. Ama önemli olan benim nerede durduğum, ne yaptığım ve olaylara kattığım ya da katmadığım benim için değerli olan. Allah’a hamdolsun gönlüm rahat, alnım açık ve yaptığım tüm işlerle alakalı kendimden çok eminim” dedi.

2011 YILI İNEGÖLSPOR İÇİN MİLATTIR
İnegölspor’un gerçekten üzerine düşülmesi, tartışılması, belki saatlerce, günlerce kafa yorulması gereken bir konu olduğunu da kaydeden Aktaş, tüm iddialara yönelik konuşmasını şöyle sürdürdü: “Şehrin bütün dinamiklerinin aslında bunu tartışması gerekiyor. 2004 yılında Belediye Başkanı olduğumda İnegölspor’la yönetici veya Başkan bazında hiçbir bağlantım yoktu. 2001 yılında AK Parti yönetim kurulu üyesi olduktan sonra yöneticilerden bazı arkadaşlar bize kombine satarlardı. Ben de tribünde hem İnegölspor’u takip eder hem de o rakamla karınca kararınca destek olmaya çalışırdım. Küçüklüğümde de çok gittim. O meşhur Çanakkale, Ayvalık maçlarını izlemiş biriyim. Bana da Belediye Başkan adaylığı sürecimde söyleniyordu İnegölspor’la da ilgileneceksin diye. Ne alakası var Belediyenin İnegölspor’la. Destek veririz, katkı veririz ama ben bu işin içinde olmam dedim. Tabir yerindeyse 2 ay sonra kucağımda buldum. 5-6 tane eski İnegölspor Başkanının bizatihi ‘Nasıl ki Hikmet Şahin Başkandı senin de Başkan olman lazım’ söylemleriyle ben de İnegölspor’a başkan oldum. O eski Başkanlarımızın tamamı da yönetimde görev aldılar. Başarılar elde edildi. Belki şampiyon olamadık ama Türkiye Kupasında Beşiktaş’ı, Kocaelispor’u, Bursaspor’u elemek gibi beraberinde 2’ncilik 3’üncülük gibi, Play-Off oynamak gibi önemli başarılara, derecelere imza attık. Daha sonra kanun çıkmıştı Belediye Başkanlarına kulüp Başkanlığı yasağı. Başkan Yardımcım Yusuf Şen aracılığıyla devam ettik. Ve bizatihi konunun içerisinde olmak durumunda kaldık. Daha öncesinde yapmak istememe rağmen 2011 senesinde Yusuf Şen’in Başkanlığı bitti ve İlhan Korkmaz Başkanlığında yeni bir yönetim oluşturdular. Benim için İnegölspor açısından bir milattır. Çünkü artık ben sürece çok karışmamaya başladım ve özellikle kendilerine ifade ettim rakamları çok fazla yükseltmeyin, bu sürece dikkat edin dedim. Konuyu mümkün olduğu kadar uzaktan izlemeye çalıştım.”

2015 YILI İKİNCİ KIRILMA NOKTASIDIR
“2008 yılında 3. Lige düşen İnegölspor, 2012 senesinde şampiyon olarak 2. Lige çıktı. İlk yıl Play-Off oynadı, ikinci yılında Play-Off’u kıl payı kaçırdı. Belki de bir kırılma yılı daha 2015 senesinde oldu. Alanya’da penaltılarda 1. Ligi kaçırdık. Kulüp Başkanı Eşref Güç’e aynen şunu ifade ettim; artık ben yakinen bu işle ilgilenmek istemiyorum. 2011’de zaten bir dönem başlatmıştım, 2015’te bu işin ikinci dönemi olduğunu ve dolayısıyla hangi hocayla çalışırsınız, hangi sporcuyla anlaşırsınız bana lütfen sormayın, danışmayın dedim. Size şu kadar rakam söylerim onun haricindeki konuya karışmam diye ifade ettim.”

“BEN DİREK BELİRLEYİCİ OLMAM”
“2016 yılında milletin makamı olan yine bu makama Timur Erezsarı geldi. Başkan olmak istediğini söyledi. Başka arkadaşlar da geldi. Aynılarını onlara da söyledim. Ben direk belirleyici olmam. Hiçbir stratejine asla karışmam. 2 yıllık bir yönetimdi fakat 1 yılın sonunda arkadaşlarımız konuyla alakalı müsaade istediler. Onlara bir Belediye Başkanı edasıyla aynen şunları söyledim; lütfen borçsuz harçsız devraldığını kulübü borçsuz harçsız bir şekilde devredin ki sıkıntı olmasın. Oturuldu konuşuldu. Defalarca bir araya geldiler. Bu manada yeter ki bu borçlar temizlensin diye bazı taahhütlerde bulundum.”

“5 YILDAN BERİ BAĞIRARAK SÖYLÜYORUM”
“Nihayetinde süreci hepiniz çok iyi biliyorsunuz. Bir sürü kongre süreçleri atlatıldı. Neticede Cebrail Kemer Başkan oldu. İki evladım üzerine yemin ediyorum ki Cebrail Kemer’in adaylığıyla ilgili hiçbir dahlim söz konusu değildir. Cebrail Kemer Atatürk Bulvarında işyeri olan, benim de tanıdığım, 1 yıl sadece Belediyespor’da yöneticilik yapmış temiz, iyi, kaliteli bir esnaf olarak tanıdığım bir arkadaş. Aynı dönemde İlçe Başkan Yardımcım olan Mahmut Demirtaş aday olmak istediğini söyledi. Her gelene de şunu söyledim, arkadaş ben bu işin sahibi değilim, İnegöl’ün bu işe karar vermesi lazım. Ben kongreye bile gelmeyeceğim dedim. Ayrıca sadece Belediye Başkanı üzerine yıkılmış bir İnegölspor’dan ben artık sıkıldığımı 5 yıldan beri bağırarak söylüyorum. Bu şehirde koca koca fabrikalar, sanayiler, protokolde yer alan isimler varken sadece bu işi Alinur Aktaş üzerinden hesabını görmek bana göre İnegölspor’a da bu şehre de yapılacak en büyük kötülüktür.”

“İNEGÖLSPOR’U YÖNETENLERLE ALAKALI ASLA BİR ÖNYARGIM OLAMAZ”
“5 gün sonra Cebrail Kemer ayrıldı. Neden ayrıldı, birlerinden mi etkilendi, tehdit mi aldı hiçbir şey bilmiyorum. Yapılan kongreler neticesinde Münir Kaner Başkanlığındaki yönetim teşekkül ettirildi. Üzerine basarak söylüyorum, benim İnegölspor’u yönetenlerle alakalı asla bir önyargım olamaz. Ben Belediye Başkanıyım. Bu millet beni bu şehre hizmet etmem için seçti. Gecemi gündüzüme katarak çalışıyorum. Ekibimle beraber acaba şehrin bir sokağını daha fazla düzeltebilir miyim diye. Bu süreç içerisinde Münir Kaner Başkanımız beni bir kez telefonla aradı. Benim bu işle alakalı karar verici olmam mümkün değil, bu manada kimseden bir delikli kuruş istemem şeklinde bir ifadem oldu. Nihayetinde sonraki gelişmeleri basın gördüğüm kadarıyla takip ettim. Özellikle bir takibatım söz konusu olmadı. Nerede durduğumun ve nerede olduğumun farkında olduğumu da özellikle ifade ediyorum. Vallahi Münir Kaner Başkanlığındaki yönetimin başarılı olmasını çok arzu ederim. Ayakta alkışlarım. Ben Belediye Başkanıyım, İnegöl çocuğuyum. İnegöl’e gelecek her türlü güzelliği, İnegöl’de oluşacak her türlü başarının sağdan, soldan, ortadan hangi partiden olursa olsun İnegöl şehri menfaatine, bizim örf adet ve ananelerimize uygun olduktan sonra başarıyı kimin sağladığı umurumda değil. Bundan büyük şeref duyarım. Bu şehrin takımıdır İnegölspor, kimsenin şahsi malı değil. Hepimizin ortak değeri.”

“BELEDİYE BAŞKANLIĞI SORUMLULUĞUYLA SUSUYORUM”
“O kadar talihsiz olaylar ve yorumlar okuyorum ki bir Belediye Başkanlığı sorumluluğuyla susuyorum, konuşmuyorum. Herkese söylenecek cevabım var. Bir lafa bakıyorum laf mı diye, bir de söyleyene bakıyorum adam mı diye. Eğer İnegölspor yönetimine karşı bir ön yargım olsa İnegölspor’a giden 7-8 kalemde yaklaşık 800 bin TL’lik geliri hemen iptal ederim. Asla böyle bir şey söz konusu olamaz. Ben hesabı yönetemeyeceğimi ifade ettim. Ben özelikle bu işi sevk ve idare eden olmayacağımı 2015’ten beri bağıra bağıra söylüyorum.”

KERİM KURUMUŞ GERÇEĞİ
“Yine İnegölspor yöneticisi olan Kerim Kurumuş’la ilgili son günlerde bir polemik var. Herkes konuşuyor, konunun tarafı benim ben konuşmuyorum. Bu süreçle ilgili tarihleri özellikle çıkarttırdım. Arkadaşımızın bir hayvan barınağı var. İnegöl Belediyesi olarak 2013 senesinde bununla alakalı bir açılımımız olmuş. 5 Temmuz 2013 tarihinde bir tebligat ve akabinde encümen cezası, 29 Aralık 2015 tarihinde encümen cezası, 6 Mayıs 2016’da encümen cezası, 1 Haziran 2016 tarihinde 57 kişiye barınakları kaldırmaları için son tebligat, 15 Temmuz 2016’ya kadar süre verilmiş. 6 Ekim 2016 tarihinde Kerim Kurumuş 20 Nisan 2017’ye kadar süre istemiş. Bu süreyi vermişiz. 2 Mayıs 2017 tarihinde 7 Eylül2017’ye kadar yani Kurban Bayramına kadar bizden süre istemiş. Kendisine sadece 9 Haziran 2017 tarihine kadar kesinlikle kaldırması gerektiğini ifade etmişiz. 57 ahırdan 54’ü kalkmış, 3’ü duruyor. Ben bu konuyla alakalı yetkilendirilmiş biriyim. Ben bu şehrin huzur ve sükununu sağlamak zorundayım. Ve bu arkadaşımız bu olaylardan sonra İnegölspor yöneticisi olmuş. İki evladım üzerine yemin ederim ki İnegölspor yönetiminden biriyle alakalı talimat verdiysem bana ne derseniz deyin. Asla böyle bir şey olamaz. Benim böyle bir art niyetim olamaz. Ben Belediye Başkanıyım. Duygularımla hareket edemem. Bu kim olursa olsun. Demokrasiye inanıyorsak seçilmiş yönetimi hoşgörüyle karşılamak lazım. Ve sonra sosyal medyada birileri bunu kullanmış. Dün yine gördüm, ben randevu vermek için Münir Başkana rica etmişim Kerim Kurumuş buraya gelmesin diye. Böyle bir şey yok.”

“SAYGI DUYMAKTAN BAŞKA NE YAPILIR”
“Büyükşehir’den Çarşamba günü apar topar randevu verildiği için bana dediler ki önce size gelmek istiyoruz. Telefon açıldığında saat 10.00 ve ben 11.00’da yola çıkacağım İstanbul’a oğlumun mezuniyet törenine gitmek için. Saygısızlık olmasın dediler. Olur mu estağfurullah adı üzerinde Büyükşehir Belediye Başkanı dedim. Dün Kaymakam bey ziyaret edildi ve bugün de bir aradayız. Yani buraya gelişin birilerinin varlığı veya yokluğuyla alakası yok. Birçoğunu tanıdığım, tamamını da burada tanımaktan onur duyduğum iyi niyetli bir arkadaş grubu. Buna saygı duymaktan başka ne yapılır kardeşim.”

“DÜN NEREDEYSEM BUGÜN DE ORADAYIM”
“Dün de duyuyorum ki birileri yine sosyal medyada, galiba Başkan yine stratejiyi değiştirmiş yönetimle alakalı diye konuşuyor. Dün neredeysem bugün de oradayım ve yarın da orada olacağım. Ben bugüne kadar yaptıklarımın tamamını Belediye Başkanlığı sorumluluğuyla şehrin seçilmiş hizmetkarı sorumluluğuyla yapmaya çalıştım. Eksik yapmış olabilirim, yanlış yapmış olabilirim, yanlı