Küçük Sanayi Sitesinin Sorunları Çözülüyor

Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Küçük Sanayi Sitesinde yaşanan sorunlarla ilgili sanayicilerle konunun taraflarını bir araya getiren geniş katılımlı bir toplantı düzenledi. Hızlı gelişmenin beraberinde bazı sorunları da getirdiğini kaydeden Aktaş, toplantıdan bir gün önce şahsını ve İnegöl Belediyesini hedef alan açıklamaları da eleştirerek “Bir üst akıl var bu işte” dedi.

İnegöl Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Küçük Sanayi Sitesinde alt yapı ve asfalt başta olmak üzere bölge sorunlarının görüşülüp izlenecek yol haritasının belirlenmesi amacıyla bölgedeki sanayici ve çalışmaları sürdürecek kurumları bir araya getiren istişare toplantısı düzenledi. İnegöl Küçük Sanayi Sitesi Kooperatifi toplantı salonunda gerçekleştirilen toplantıya Başkan Aktaş ve sanayicilerin yanı sıra Belediye Başkan Yardımcıları Turgay Yel, Adil Kansu ve Alper Taban ile BUSKİ Genel Müdür Yardımcısı Güngör Gülenç, UEDAŞ İnegöl İşletme Müdürü Hasan Ali Yörük, Türk Telekom yetkilileri ve İnegöl’deki geri dönüşüm ile atık toplama firmalarının temsilcileri katıldı.

İNEGÖL MOBİLYASI 12 YILDA CİDDİ YOL KATETTİ
Toplantının açılışında bir açıklama yapan Belediye Başkanı Alinur Aktaş, İnegöl Mobilyasının son 10-12 yıllık süreçte ciddi mesafeler kat ettiğine değindi. Çok küçük atölyelerde başlayan at arabası tekerleği, fırın küreği, takunya, çeyiz sandığı üreten İnegöl’den artık her tür klasik ve modern mobilyayı üreten ve bunu binlerle ifade edilen rakamlarla tüm dünyaya da ihraç eden bir İnegöl’e gelindiğini kaydeden Aktaş, “Tabi bu değişim ve dönüşüm süreci kolay olmadı. Ben 12 yıllık Belediye Başkanıyım ve buradaki arkadaşlarımız da İnegöl mobilyasının 10-12 yılda geldiği noktayı biliyorlar. Bu sürece de şahsımın özel gayret ve teşebbüslerinin, katkısının neler olduğuna sanırım buradaki tüm arkadaşlarımız şahittir. Bunun adı eskiden illegal yapılan fuarlardı. Hamdolsun bugün fuar takvimine kayıtlı, Türkiye’de birçok kişinin başaramadığı, beceremediği, bana da birçok ödül kazandıran MODEF’in nasıl doğduğunu, 25 bin m2’lik alana nasıl çıktığını, 5 buçuk ayda inşaatın nasıl yapıldığını belki bazı arkadaşlarımız hatırlamıyor olabilir ama bundan 9 sene önce bir lira nakit para olmaksızın kişisel riskler alınarak gerçekleştirilmiştir. Uçak kaldıracağız dendi, uçakla ilgili de destek ve katkılarımızı vermeye çalıştık. 2. OSB dendi, baştan beri orada taraf olan ve risk alan insanlardan biriyim” dedi.

HIZLI BÜYÜMENİN OLUMSUZ ETKİLERİ KAÇINILMAZ
“Türkiye’de hızlı bir gelişim var, İnegöl’de hızlı bir gelişim var, İnegöl Mobilyasında hızlı bir gelişim var” diyerek konuşmasını sürdüren Aktaş, 2004 senesinde 20 milyon dolar ihracat yapan İnegöl’ün geçen yıl 360 milyon dolara yakın ihracat yaptığını ifade etti. Bu büyümelerin bazı sorunları da beraberinde getirdiğini kaydeden Aktaş, “Dünyanın her tarafında böyledir. Tüm büyümeler sancılarıyla beraber gerçekleşir. Takdir edersiniz ki bu hızlı büyümenin de bir miktar olumsuz etkileri kaçınılmaz bir gerçek. İdare olarak bizlerin de eksikleri ve aksakları vardır, vatandaşlarımızdan, sanayicilerimizden kaynaklı eksik aksaklar da vardır. Önemli olan bunu samimi bir dille istişare edebilmektir” diye konuştu.

ATÖLYELER FABRİKA OLDU
Aktaş, toplantıyı özellikle İKSS binasında yapmak istediğini dile getirerek şöyle konuştu: “Özellikle bu toplantıyı Küçük Sanayi Sitesinin binasında yapmak istedim. Şimdi hepinizin huzurunda soruyorum, hangi konuyla alakalı bana ne getirdiler de ben hayır dedim. Mümkün değil. Bakın ben henüz seçilmeden 2 ay önce İnegöl Belediye Meclisi 2004 Ocak ayında İnegöl Belediye Meclisi bir karar almış. 9 metrelik çıkmaların kullanılmasıyla alakalı. Bu kararı alan Belediye Başkanı ve meclisi yok. 2004 Mart’ından itibaren ben varım. Ben bunun yüzünden soruşturma geçirdim. İçişleri Bakanlığı ile alakalı gelen denetim ekibi bu iş ve işlemin çok ciddi hata olduğunu söyledi. Çünkü burası 60, 120, 240 ve 360 m2’lik küçük atölyeler kurulmuş bir sanayi sitesi. Ama artık insanlar kendilerine 360 m2 çalışma ofisleri yapıyor. Arkadaşlar 12 yıldır bir şeyi dönüştürmeye çalışıyoruz. Ben sadece Küçük Sanayi Sitesiyle ilgili söylüyorum. Bir de derenin ötesinde şöyle bir mantık var, bunların tamamı Küçük Sanayi Sitesi gibi… Buranın tamamı Küçük Sanayi Sitesi değil. Küçük Sanayi Sitesinin bir sınırları var. Şehir değişiyor, ülke değişiyor… Otomatik olarak bu değişime paralel olarak da bazı konularda hızlı bir değişim oluyor. O 360 m2’de 7-8 eleman çalışır mantığıyla kurulmuş bu atölyelerde şimdi fabrikaya dönüşülmüş ve 80-100 kişinin çalıştığı fabrikalar var. Ben biliyorum ki emeğinizle, alın terinizle o küçük atölyeleri birleştirerek fabrikalar ürettiniz, bir başarı öyküsü yazdınız.”

“BİR ÜST AKIL VAR BU İŞTE”
Başkan Aktaş, açıklamasında şahsına ve İnegöl Belediyesine yönelik oluşturulmaya çalışan algıya da dikkat çekerek bunu gerçekleştirmeye çalışanlara tepki gösterdi. Günlerdir planlanan istişare toplantısı öncesinde bazı üst akılların yönlendirmesiyle birilerinin çıkıp konuyu apar topar gündeme taşıyarak algı oluşturulmaya çalışıldığını belirten Aktaş, “Eksiğimiz olmadığını kimsenin söylemesi mümkün değil. İnegöl 1006 km2. İnegöl Belediyesi 30 km ilerideki Sulhiye’ye temizlik hizmeti de veriyor, 30 km ötedeki Hamitabat’ın çocuk parkını da yapıyor, 20 km ötedeki Uludağ eteklerindeki Tuzla’ya meydan da yapıyor… İnegöl Belediyesi’ni sıradanlaştırıp sadece nokta bir konuyla alakalı dikkat çekmeye çalışmayı ben kamuoyunun takdirine sunuyorum. Bu asla kabul edilebilir bir mantık değil. Bakın bundan yaklaşık 10 gün önce demokrasi nöbetlerimiz devam ederken bir akşam bu bölge içerisinde yer alan Akif Yaşin arkadaşımız ve Bilal Ademoğlu arkadaşımız benimle toplantı talebinde bulundular. Başkanım dediler biz isyan noktasındayız. Bizim yaşadığımız kaygılar var. Bunu kesinlikle paylaşmamız gerekir diyerek sitem ve söylemlerde bulundular. Kendilerinden o akşam bilgileri alıp ertesi gün talimatları verdik ve geçen hafta içerisinde bilgilendirmeler yaptık. Dedik ki böyle bir toplantı yapıyorsak konu ne; çöp, endüstriyel atık, kanalizasyon-su, asfalt, elektrik, Telekom… İlgili arkadaşlarımıza geçen hafta içerisinde telefon açarak bu konuyla ilgili toplantı yapacağımızı söyledik. Tabi şahsıma bu konuyla alakalı iletilmiş bütün konular benim başımın tacıdır. Bırakın bu işi nikahını kıymam için gece 00.00’da gelen telefona da Alinur Aktaş cevap verir. Bu kadar benimle yakınlaşan insanların şahsıma danışmadan, hiçbir söylem getirmeden, hiçbir şekilde beyanda bulunmadan çıkıp ben konunun taraflarını burada toplayacağımı ifade ederken apar topar dün itibariyle bir toplantı yapılmasını Allah’a havale ediyorum. Bir üst akıl var bu işte. Bu üst akıl 2013 Mayısında da benim adıma anketler yaptırıp ev ev dağıttıran üst akıldır. Bu üst akıl en son ramazanda Kayra’nın annesini konuşturan üst akıldır. Ben bunların hepsinin farkındayım. Allah’a hamdolsun Hilmi ustanın oğlu Alinur Aktaş 12 yıldır bu şehrin Belediye Başkanlığını yapıyor. Yeri geldi 90 yaşındaki teyzenin derdiyle dertlendi, yeri geldi Hamitabat köyüne cenazeye çıktı, yeri geldi bilmem kimin düğününde oynadı… Hiçbiriyle gocunmuyorum. Çünkü ben bir yerel yöneticiyim. Yeri geldi 27 gece nöbetini adamlar gibi tuttu ve nihayetinde ertesi gün işini gücünü yapmaya çalıştı. Bütün eleştiri, teklif, öneri başımın tacıdır. Zerre sitem etmem. Lakin bu toplantının yapılacağını bile bile sırf şahsımı ve kurumumu hiçe sayarak bu şehrin ölümünden doğumuna her noktasında olan bu kurumu muhtarlıkla özdeşleştirmek, bana göre 146 yıldır Belediye olarak burada hizmet veren bu memleketin kurumuna yapılmış en büyük ihanet ve hakarettir. Ben konuyla alakalı gocunan varsa kendisini basın huzurunda özür dilemeye davet ediyorum” açıklamalarında bulundu.

BUSKİ’DEN İLK TALEBİMİZ BUYDU
Büyükşehir süreciyle birlikte BUSKİ’den ilk taleplerinin sanayi bölgesinin alt yapısı ve asfaltı olduğunu da vurgulayan Aktaş, “Bu işin 10-12 yıllık bir mazisi yok. En son ne zaman Küçük Sanayi Sitesine geldiği belli olmayan adamların bu konuyla alakalı yaptığı açıklamaları asla ve asla geçerli bulmuyorum. Bahsedilen mağduriyet bölgesinin daha 4-5 yıllık mazisi var. Kast edilen bölgenin 2012’den beri devam eden bir süreci var. 2014 yılından itibaren Büyükşehir yasasıyla alt yapıyla ilgili tüm çalışmalar BUSKİ’de. Ben bu iş BUSKİ’nin işi bize ne demek durumunda değiliz. Biz ilk günden beri istişaresini yapıyoruz. İlk söylediğim sözdür acilen burayı yapın. Eğer ben nüfusa göre hizmete baksaydım şehrin binde biri bile değil burası. İlk söylediğim konulardan biri acilen dere ötesi ve Küçük Sanayi Sitesinde atölyelerin fabrikaya dönüşmesi nedeniyle kaldırmayan alt yapının acilen yapılması ve bunun akabinde de üst yapının tamamlanmasıydı” dedi.

HERKESİN GÖNLÜNE ZABITAYI KOYMASI LAZIM
Konuşmasının sonunda sanayide yaşanan çöp ve endüstriyel atık sorununa da değinen Aktaş, “Benim kimseyi cezalandırmak, kimseyi zor durumda bırakmak gibi bir derdim yok. Ama üretiyorsak bunun atığını da düşünmek zorundayız. Ben üretiyorum, ben istihdam yapıyorum, ben vergi veriyorum gerisi ne olursa olsun mantığıyla yapılacak bir çalışma değil bunlar. 2014’e kadar geri dönüşümle ilgili problem yoktu. Neden? İnegöl Belediyesi kanunsuz bir şekilde bu atıkları alıp bertaraf ediyordu. Yeter ki üreticimiz mağdur olmasın diye. 2014’ten sonra Büyükşehir dedi ki çok doğal olarak, endüstriyel atığı düzenli depolamaya alamazsınız. Biz bu konuyla alakalı gerekli duyuruları yaptık. 2 bin 250 kişiye çağrıda bulunduk, 25 kişi geldi toplantıya. Bizim işimiz bu, derdimiz bu. İsterse bir kişi gelsin toplantıya. Bıkmadan devam edeceğiz. Arkadaşlar hala belirli saatlerden sonra gizlice endüstriyel atıkları yakılıyor. Bizim herkesin başına bir zabıta dikmemiz mümkün değil. Herkesin gönlüne Zabıtayı koyması lazım. Nasıl dinimizce içki içmek günahsa, çöpünü zamanında çıkarmamak, dere boylarına bırakmakta en az o kadar günahtır” şeklinde konuştu.

İNEGÖL’ÜN BİZDEN İLK TALEBİ SANAYİ OLDU
Başkan Aktaş’ın ardından BUSKİ Genel Müdür Yardımcısı Güngör Gülenç de kısa bir konuşma yaptı. “Bize İnegöl’den gelen ilk talep Başkanımızın da bahsettiği gibi İnegöl’deki Küçük Sanayi Bölgesi ve ağaç işleri bölümünün kanalizasyon ve yağmur suyu sorununun biran evvel önlenmesi oldu” diyen Gülenç, şöyle konuştu: “Biz de BUSKİ olarak alt yapı çalışmalarına başlamadan önce ilk etapta proje çalışması yapıyoruz. Atık surların arıtma tesisine, yağmur sularının da dereye gitmesini sağlamak zorundayız. Bunu yapamazsak zaten bu çalışmanın bir anlamı yoktur. Burada proje çalışmasını da iki bölümde yaptık. Birinci bölüm Küçük Sanayi Bölgesi. Buraya öncelik istenmesinden dolayı biz buraya küçük paket olarak projesini yaptırdık ve çalışmalarımızı proje anlamında tamamladık. Daha sonra uygulama aşamasına geçildi. Biz bu bölgenin yağmur ve atık su sorununu çözecek ihaleyi yaptık. Ankara yolunun ötesinde arıtma tesisine giden 4 buçuk metre derinliğinde atık su hattı döşüyoruz. Bu bölgede yine yağmur suyu sorunu olduğunu biliyoruz. Yağmur suyu çalışmasının bir kolu da Pazartesi günü başlayacak.”

BUSKİ’NİN BAŞLATTIĞI ÇALIŞMA YERİNDE İNCELENDİ
Konuşmaların ardından sanayiciler sorunlarını dile getirdi. Harita üzerinde birlikte istişare yapan katılımcılar, işe nereden ve nasıl başlanıp nasıl bir yol haritası çizileceği konusunda fikir alışverişlerinde bulunarak belirli kararlar aldı. Toplantı sonrası BUSKİ’nin sanayi bölgesi için başlattığı Kozluca yolu üzerindeki yatırım da yerinde incelendi.