22 Kasım 2024, 13:08Namaz VakitleriFirma RehberiReklamİletişim
  • Dolar: 30,6745 TL
  • Euro: 33,1130 TL
  • Altın: 1.996,86 TL
  • Borsa: 9.045,97
  • Beyaz Ekmek ve Pirinç Sigara Kadar Riskli!
  • Android Kullanıcıları Bu Virüse Dikkat
  • Bilardoda Dünya İkincisi Olduk
  • Putin`in Sözcüsünden Türk-Rus Savaşı Yorumu
  • Balıkesir`de Bir Hastaya Domuz Gribi Teşhisi Kondu
06 Haziran 2016 Pazartesi, 10:53

Nilüfer Kent Konseyi: Geleceğimizi kimseye yaktırmayacağız

Nilüfer Kent Konseyi Kırsal Alan Çalışma Grubu , 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde kapsamında yaptığı açıklamada çevre kıyımına karşı mücadelenin süreceğini belirtti.

Paylaşmak İster Misiniz?
Nilüfer Kent Konseyi: Geleceğimizi kimseye yaktırmayacağız

5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde Nilüfer Kent Konseyi Kırsal Alan Çalışma Grubu’ndan tüm dünyaya çağrı geldi. Nilüfer Kent Konseyi’nde yapılan basın açıklaması Nilüfer Kent Konseyi Başkanı Fehmi Enginalp, Genel Sekreter Elvan Atay, Nilüfer Kent Konseyi Çocuk Meclisi üyeleri ve gönüllülerin katılımıyla yapıldı. Açıklamayı Kırsal Alan Çalışma Grubu Başkanı Emre Karagöz okudu. Dünyanın birçok bölgesinde olduğu gibi Türkiye’de de birçok çevre sorununun yaşandığına dikkat çeken Karagöz, “Her yıl 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde birçok kurum tarafından yüzeysel olan ve özünde ekolojist olmayan çevre etkinliklerini görüyoruz. Çevre sorunları yokmuş gibi davranan ve çevrecilik mantığının içini boşaltan bir akıl ile karşı karşıyayız. 'Çevre gününde en çevreci organize sanayi seçildi’ gibi başlıklar bu düşüncemizin ne kadar haklı olduğunun bir göstergesi niteliğindedir. Ama bizler biliyoruz ki nerede bir hak ihlali, nerede bir çevre sorunu varsa orada mücadele de vardır. İşte tam bu noktada bizler de her zaman ekoloji mücadelelerinin destekçisi ve yürütücüsü olmaya devam edeceğiz” dedi. Dünyada açlık sınırında yaşayan bir çok insan olduğu gibi bir çok insanın da aşırı gereksiz tüketim çılgınlığının pençesinde olduğuna dikkat çeken Emre Karagöz, bu küresel adaletsizlik ortamının en büyük darbeyi ekolojiye vurduğuna dikkat çekti. Karagöz şöyle devam etti: “Suya ulaşımı kısıtlanan insanların bölgelerindeki sular gasp edilerek dünyanın öbür ucuna şişelenerek satılıyor. Nükleer enerjinin insanlıkta açtığı yaraların hala izini görüyoruz. Endüstriyel tarım ile üretilen genetiği değiştirilmiş gıdalar tüm insanlığın sağlığını tehdit ediyor. “

“Çevre kıyımına karşı mücadeleyi sürdüreceğiz”

Bursa’da da çevre açısından durumun hiç iç açıcı olmadığını belirten Karagöz, “Her geçen gün havamızın kirlendiğini verilerle görüyoruz. Buna karşın her geçen gün doğayı katletmekten de geri kalmıyoruz. Maden ocakları, taş ocakları, çimento fabrikaları ormanlarımızı yok ederek doğayı, hayvanları, insan sağlığını tehdit ediyor. Daha fazla kar hırsı ile her geçen gün maden-taş ocaklarının kapasite artış talepleri ile karşı karşıya kalıyoruz. Fakat bizler yaşam alanlarımızın yok olmasına hiçbir zaman göz yummayacağız. Nerede bir çevre kıyımı varsa karşısında mücadelesini de yeşerteceğiz” dedi.

“Kayapa’da katı atık tesisine karşıyız”

Kayapa’da kurulmak istenen katı atık yakma ve depolama tesisine de dikkat çeken Emre Karagöz bu girişimi çevre açısından akıl almaz bir durum olarak değerlendirdi. Hiçbir yerel dinamiğin görüşü alınmadan adeta yangından mal kaçırırcasına, gizli-saklı gerçekleşen plan değişiklikleri ile yapılmak istenen katı atık depolama ve yakma tesisinin ciddi bir direniş ile karşı karşıya olduğunu belirten Karagöz şöyle devam etti: “Orman alanlarının içerisinde bulunan, akarsulara ve barajlara çok yakın konumda olan, yakma yöntemi ile zararlı maddeleri serbest bırakan bu projeye karşıyız. Buradan bizi yok sayan, doğayı yok sayan, tüm canlıları yok sayan anlayışa sesleniyoruz. Bu projeyi Bursa’ya rağmen yapamayacaksınız. Geleceğimizi kimseye yaktırmayacağız. Tüm Bursa’nın gelecek 50 yılını etkileyecek bu projeyi bilim insanlarından uzak, yöre insanından gizli bir şekilde yapamazsınız. İktidarın doğayı, kadını, emekçiyi sömürü anlayışı karşısında barışın ve adaletin hüküm süreceği ekolojik bir dünya için mücadeleye devam edeceğiz. “

Katılımcılar açıklamanın ardından Kent Konseyi bahçesine yerleştirilen dilek ağacına doğa ve çevreyle ilgili dileklerinin yer aldığı yazıları astılar.
Paylaşmak İster Misiniz?
Fikirlerinizi Diğer Okuyucularla Paylaşabilirsiniz